Gerçekten soruyorum utanma nasıl olur? Utanma deyince insanın dizlerinin bağı çözülür, heyecan basar bazen konuşma yeteneği kaybolur falan ben aslında utanmanın böyle olduğunu biliyorum ama ülkemizde bizleri yönettiğini sanan birçok kişi utanmasını ya unutmuş yada bilmiyor.

Allah kimsenin başına vermesin çok büyük bir felaketle karşı karşıya kaldık.  11 şehir neredeyse yerle bir olduğu depremde resmen sınıfta kaldık. Konu olarak depremi yazmayacağım ancak depremle ilgili notlarımda olacak, deprem bölgelerinde içimizi acıtan yüzlerce olay gördük bunlardan unutamadığım bir konuyu mutlaka anlatmalıyım.

Depremden kurtulmuş bir depremzede bayan AFAD çadırına gidip su istiyor sadece su çocuğuma su veremedim bana su verin demesine rağmen hadsiz bir görevli parmağında yüzük var yüzüğünü sat su al demesi o anneyi nasıl etkiler bilemiyorum.

Şimdi yazımın başlığını bir kez daha sorayım utanma nasıl oluyor. Deprem yaraları henüz kanamaya devam ederken birde sel felaketi yaşayan deprem bölgesi ikinci kez yıkıldı selden zarar gören bölgelere giden 13. Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu selden zarar gören Adanalılarla konuşurken onların sorunlarını dinlerken arkadan gelen yuh,  yuh seslerine ben utandım.

Acaba o yuhalayanlar utanmadı mı? Mesela bir televizyon programında son yağışlarla görüşlerini anlatan Tarım Bakanı Vahit Kirişçi, şöyle söyledi; “Tamam sellerde can kaybı oldu ama toprakta suyla buluştu” bunu söyleyen bir Bakanın utanması gerekmez mi?

Depremle ilgili soruları yanıtlayan Bakan Soylu deprem bölgelerinde en çok kuru gıda ihtiyacı var. Çay, şeker gönderin kahvaltılık gönderin birde çocuk, erkek ve bayan iç giyime ihtiyaç var.”

Bu ne demek Sayın Bakan Devlet vatandaşından don gömlek ister mi?  televizyonların aracılığıyla yardım kampanyası yaptınız yanılmıyorsam 115 milyar toplanmıştı bizi ilgilendirmez ama o paralar nerelere harcandı?  Vatandaşa çadır sattılar, giysi sattılar, gıda sattılar, satanları cümle alem biliyor  bunu satanlar hiç utanmadı Ekrem İmamoğluna  eski bir AK Partili vekil burada devlet var  defol buradan İngiliz uşağı diye bas bas bağırması utanılması gereken bir şey değil mi? Hani merak ettiğim için sordum merak ettiğim başka bir konu 2000 yılından bu yana 37  milyon dolar deprem vergisi toplanmış.

Bu toplanan deprem vergilerini soruyorum sadece merak ettiğim için  buraya kadar deprem, sel utanma utanmama deyip geldik. Şimdide biraz mutfaklardaki depremlerden bahsedelim zira gıda fiyatları sanki veli efendide yakalamak mümkün değil. Pazara markete gittiğimizde kimselere kızmayın sakın kızmayın kızacağınız kişileri yazımın sonunda söyleyeceğim.

Önce tarımda oluşan enflasyonu söylüyorum Şubat % 6.58 olan tarım enflasyonu 2 aylık %18.40 olmuş yıllık ise  % 127.56 olmuş. Buna göre pazarcı ne yapsın marketler ne yapsın asıl konumuza gelirsek üretici fiyatlarına bakarak  neyi kaça üretiyorlar.

Domates 2022 Şubat ayında 4.03 TL ye ürettiği domatesi 2023 şubatında 14.34 TL ye üretiyor hal böyle olunca en ucuz domatesin fiyatı 26 TL oluyor. Kuru fasulyede aynı sayılır üretici 2022 Şubatında fasulyeyi 12.25TL ye üretirken  2023 şubatta 29.29 TL ye üretebiliyor piyasada en ucuz yani en adi fasulye  36 TL.  Salatalık üretimi de aynı sayılır 2022 şubatında  6.05  TL ye mal olurken bu rakam 2023 şubatında 17 oluyor  ve en ucuz salatalığı 30 TL ye yiyoruz .

Kuru soğan  2022 şubat ta  0.79 TL ye mal olurken bu 2023  şubatta 7.01 TL oluyor en ucuz soğan ise 16 TL. Bunlar böyle uzayıp gidiyor limon,  yumurta, süt kıyma  ve birçok sebze meyve fiyatlarının maliyet fiyatlarını vererek sizlerin zamanını almak istemedim ancak şunu sizlerde bilin isterim bütçe harcamalarındaki dağılıma baktığımızda müteahhitlik giderleri 16.1 milyar  afet alanı dönüşümü için 5.7 milyar harcanırken, hayvancılık destekleri için 1.4 milyar harcanıyor yani  kıymayı eti  yakında  500, 600 liraya satarlarsa şimdiden söylüyorum sakın şaşırmayın. Kalın Sağlıcakla .