TASARRUF EDİN
Buyurun cenaze namazına. Enerji bakanı Fatih Dönmez millete tasarruf edin telkininde bulunuyor. Bu millet aylardır tasarruf ediyor. Tasarrufu itibarda tasarruf olmaz diyenlere söyleyin. Tuzu kurular hariç alt tabaka tasarrufu aylardır yapıyor. Milletin yarısına yakını üç öğün yemeği iki öğüne düşüreli çok oldu. Sıcaklarda evde klima kullanmamak için araziye ağaç gölgelerine gittiler. Sizin sarayda tahmin ediyorum bütün klimaların sigortaları kapalıdır. Yalnız camları açıyorsunuzdur. Bakanın teklifine bayıldı! Banyoya kum saati koyun diyor. 4 dakikadan fazla banyoda kalmayın diyor. Dinine imanına senin evinde kum saatti var mı? Ve kendin banyodan 4 dakikada çıkıyor musun? Milletle dalga geçmeyi bırakın bu teklif hakikaten tiyatro oyunu gibi oldu. Millete çok güzel telkinlerde bulunmuşsunuz. Böyle muazzam teklifi okurlarımla paylaşmazsam ayıp olur. Kışın kombi derecesini indirin, yazın klima derecesini yükseltin. Kısa mesafelere yürüyün veya bisiklet kullanın. Trafikte beklerken kontağı kapatın. Fırın kullandıktan sonra kapağını açık bırakın fırının sıcaklığını kullanın. Alt katlar asansöre binmeyin merdiveni kullanın. Çamaşırı asarak kurutun gibi birçok telkinde bulunmuş. Sayın bakan sizin bize ettiğini telkinler. Devede kulak bile değil. Siz onu kendi adamlarınıza söyleyin. Son model arabalara binmesinler. Bir yere giderken konvoy halinde gitmesinler. Kısa mesafeleri yaya gitsinler. Hem vatandaşla haşır neşir olursunuz. Cuma namazına konvoyla gitmeyin. Havadan helikopter takip etmesin bunlar tasarrufun alası olmuş olur. Benim banyodan 4 dakikada çıkmamın hiç gereği yok. Meyveleri yerli alın ejder falan olmasın. Ele verirler talkımı kendileri yer salkımı. Tasarruf aşağıdan yukarıya doğru olmaz. Yukarıdan aşağıya doğru olur. Çünkü üzüm üzüme bakarak kararır. Önderliği üst tabakalar ve tuzu kurular yapacak ki aşağı tabakada olanları örnek alsınlar. Bizim evimizde bir ayda kullandığımız elektriği saray toleranslı olsun. Bir günde kullanır. Şimdi bu tasarrufu benim mi yapmam gerekir? Yoksa üst tabakanın mı? Tasarruf yukarıdan aşağıya doğru gelmelidir ki? Alt tabakaya örnek olsun. Milleti öyle kum saatleri ile falan oyalamayın. Şimdi ben tasarruf edeceğim. Zaten bir yaz boyu tasarruf ettim. Üç övün yemek yemeyi iki öğüne indirdim. Bir seneyi geçti sigarayı bıraktım. Benim bir övün yemek param ve her gün bir paket içtiğim sigaranın parası nereye gitti. Bunların parası benim cebimde olması gerekmez mi? üç övün yemek yerken ve bir paket sigara içerken den hiç farkım yok. Bunda bir yanlışlık var. Benim bir öğünlük yemek ve bir paket sigara paramı enflasyon yok etmiş. Bana hala tasarruf edin diyorlar. Neyin tasarrufunu yapacağız ki? Zaten kendimizi kurtarmak için. Mecburen tasarruf yatık ve yapıyoruz. Dahada tasarruf yapmam isteniyorsa. Kusura bakmayın benden bu kadar. Yersem de kendi paramı yiyorum. Sizin gibi devletin parasını da yemiyorum. Tasarruf işten artmaz dişten artar. O zaman 2, 3, hata 4, 5 maaş alanların maaşlarını bire indirin. Onlar bu ülkenin has evlatları da diğerleri üvey evlat mı? Bu ülkeyi nereden nereye getirdiğinizi görmek için. Şapkanınız önünüze koyun bir düşünüm. 2002 senesinde bu ülke kendi kendine yeten bir ülke idi. Ben bunu söyledim. Şimdiki durumunu siz söyleyin. Saygılarımla.
Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ülküm; yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenler. Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! Ne mutlu varlığım, Türk varlığına armağan olsun diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Yorum yapın