SIRA DEMOKRAT PARTİDE

Bu altılı masa cumhur ittifakının kimyasını bozdu. Kendilerini destekleyecek ve ortak olacak parti arıyorlar. PKK eşittik HDP diyenler. Ve HDP kapatılsın diyenler. HDP ile bir araya gelmem diyenler. İktidarı zorlayarak HDP’nin kapatılması için mahkemeye verilmesini isteyen MHP. Altılı masanın altında HDP var diyenler. Pabuççun pahalı olduğunu bildikleri için. İktidar HDP ile görüştü. Şimdiye kadar HDP için çok şey söyleyen Devlet Bahçeli. İktidarın HDP ile görüşmesine kılıfı buldu. Mecliste gurubu olan bir parti ile iktidarın görüşmesi gayet doğaldır diyerek kılıfına uydurdu. Pekiyi bu HDP şimdiye kadar mecliste değil miydi? İktidarın HDP ile görüşmesinde kendilerinin menfaati olacak bir konuyu görüşmek için HDP’nin kapısını çaldılar. HDP’nin cumhur ittifakına katılmalarını istediler. Her halde çay kahve içmek için gitmediler. HDP’den olumsuz cevap alınca. Altılı masayı dağıtmayı göze aldılar. Meral Akşener’e altılı masayı terk edip milli duruş sergilemesi telkininde bulundular. Meral Akşener şimdiye kadar milliyetçi bir duruşu zaten sergiliyor. Meral Akşener’in milliyetçilikle bir sorunu yok. O sorun AKP de var. Kendilerine birisini bulmaları zorunlu hale geldi. Hem kendilerinin güç kazanması. Hem de altılı masanın dağılmasını arzu ediyorlar. Bir taşla iki kuş vurmayı hedefliyorlar. Çünkü zor durumdalar. Kendi ittifakları yetmiyor. 3-4 puan kazandıracak birilerini arıyorlar. Millet ittifakında olan Meral Akşener’e açıktan teklif etmediler. İmalı bir teklif oldu. Şimdi millet ittifakında kim kaldı teklif götürecekleri. CHP ye böyle bir teklif edemeyeceklerine göre. Saadet partisine daha önce aracılar vasıtası ile bir teklif yapıldı. Temel Karamollaoğlu’na yapılan teklifi kibarca ret etmişti. Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu’na teklif götürmeleri mümkün değil. Sıra demokrat parti genel başkanı Gültekin Uysal’a geldi. Demokrat partiye bu teklifi yaparlar mı dersiniz? Çünkü demokrat partiye birileri utanmadan sıkılmada Menderesi asanlarla birlikteler dedi. O 27 Mayıs darbesinin yapılmasının sebebini çok kişi böyle yorumluyor. O darbenin sebebini bende biliyorum. Şimdiye kadar konuşmadım. Artık bildiklerimi anlatayım. Ordu menderesi vesayeti altına almak isteği biliniyordu. Mendes onlar şöyle bir cevap vermiştir. Ben istersem orduyu. Ast teğmen ve astsubaylarla yönetebilirim demiştir. Amerika da o zamanlar nasıl siyah beyaz ayrımcılığı vardı ise. Türkiye’de de subay astsubay ayrımcılığı vardı. Sonra Mekânı cennet olsun. Rahmetli Menderes orduya 165 lira tayın bedeli verdi. Bir gurup albay toplanıp menderese geliyor. Gelen bu ekibi odasında kabul ediyor. Burup dan bir albay sözcü seçilmiş. O albay söz istiyor. Ve konuşmaya başlıyor. Efendim orduya 165 lira tayın bedeli çıkardınız. Size minnettarız! Fakat bir yanlık var. Bu yanlışlığın düzeltilmesini arzu ediyoruz diyor. Nedir o yanlışlık diye soruyor Menderes. Efendim subaylarla astsubayların tayın bedelleri ayni olmuş. Subayların tayın bedeli 200 lira olsun. Astsubayların tayın bedeli 100 lira olsun diyor. Konuşan albay. Menderes şöyle hepsine bir bakıyor. Beyler sizlere teşekkür ederim. Bana bilmediğim bir şeyi öğrettiniz. Büyük mevki sahibinin büyük midesi. Küçük mevki sahibinin de küçük midesi olduğunu öğrettiniz diyor. Kıp kırmızı oluyorlar. İzin isteyip çıkıyorlar. O zamanın ordusu menderesten ben asteğmen ve astsubaylarla idare ederim. Sözünün ve Tayın bedelinin istedikleri gibi olmamasının intikamını almıştır. Neden yüce divanda yargılanmadı da? Özel mahkeme kuruldu. Hâkimin birisi sizi buraya tıkanlar böyle istiyor demiştir. Nerden nereye geldik. Menderesi asanlarla birlikteler biyenler. Demokrat partiye bizimle birlikte olun teklifini yapamazlar. Saygılarımla.

Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu milletimi özümden çok sevmektir. Ülküm yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!