Papa’nın Hristiyanlık Teklifi ve Cem Sultan’ın Cevabı
Fatih Sultan Mehmet vefât ettiğinde taht için iki vâris geride kalmıştı. Bunlardan biri Sultân II. Bâyezid iken, bir diğer Cem Sultan’dı. Her iki şehzade arasında süren mücadele, Bâyezid Han’ın tahta çıkması ile neticelendi.
Cem Sultan’ın da taht mücadelesi için haklı sebepleri vardı. Nitekim Bursa’ya geldi, adına para bastırıp, hutbe okuttu. Fakat daha sonra İstanbul’dan gelen kuvvetler sebebiyle Konya’ya çekilmek zorunda kaldı. Ardından daha güneye indi, Mısır’a ve derken Hicaz’a…
Hanedan arasında hac farizasını ifa eden tek erkek oldu. Akabinde taht için mücadelesini bırakmadı. Bazı teşebbüslerde bulundu, fakat sonra kendisini Rodos Adası’nda, ardından Fransa’da ve daha sonra Roma’da Papa’nın karşısında buldu…
Vâkıât-ı Cem Sultan
Fatih Sutan Mehmed Vefat Ettiğinde; Oğullarından Bâyezid 33, Cem ise 22 Yaşındaydı.
Rodos o zamanlar Hristiyan şövalyelerinin elinde idi. Onların üstad-ı âzamı olan Pierre d’Aubusson genç şehzadeyi muazzam bir merasimle karşıladı. Aslında Cem Sultan’ın hedefi bir vesile ile Rumeli’ye geçip, oradan kardeşi Sultan Bâyezid ile tekrar karşılaşmaktı.
Fakat hiç bir şey planladığı gitmedi ve kendisini bir anda Fransa’da buldu. Çünkü Hrıstiyanlar, bilhassa Papa için Cem Sultan bulunmaz bir fırsattı. Onu kullanarak İslam diyarına tekrar bir haçlı seferi düzenlenebilirdi.
Nitekim hedefleri doğrultusunda hareket ederek Cem Sultan’ı yıllarca şehirden şehire, kaleden kaleye gönderdiler. Yazarı belli olmayan, fakat bu Avrupa macerası esnasında şehzadenin yanında olan bir zât, Cem Sultan’ın yaşadıklarını kaleme aldı. “Vâkı’ât-ı Cem Sultan” ismiyle bilinen bu eserde bahtsız şehzadenin karşılaştığı güçlükler ve gördüğü şehirler anlatılmaktadır.
Fransa’dan İtalya’ya
Cem Sultan, Fransa’dan İtalya’nın Roma şehrine götürüldü. Papa VIII. Innocent’in döneminde St. Angelo kulesinde sıkıntılı bir dönem geçirdi. Papa’nın 1492’de ölümü üzerine yeni papa Alexandre Burgia zamanında daha serbest bir hayat sürmeye başladı. Ama yine esareti andıran bir hayattı bu.
Venediklilerin yeni bir haçlı ittifakına çıkacağını sezen Fransa kralı Charles, ordusunu İtalya’ya çevirdi. Hedefi, Napoli Krallığını ele geçirdikten sonra Cem’i de yanına alarak Kudüs’e bir haçlı seferi düzenlemekti.
Cem Sultan’ın ölümünden bir ay evvel Charles, Papa’dan şehzadeyi istedi. Papa, onu şartlı olarak verdi. Tam; St. Germano Kalesi elde edildiği bir sırada Cem’de hastalık belirtileri görülmeye başlandı.
Bir zaman sonra vücudunun belirli yerlerinde (yüz, boyun, göz) şişlikler meydana gelerek daha kötü bir hâle geldi. Artık ölüm emareleri başlamış ve at üstünde değil; sedye ile hareket etmek zorunda kalmıştı ve nihayet Cem Sultan, Charles’ın gayretlerine rağmen kurtarılamadı. 25 Şubat 1495’te Çarşamba günü hayata gözlerini kapadı. Öldüğünde henüz 36 yaşlarındaydı.
Size Kardinallik Veririm!
Vâkıat isimli eserde, Cem Sultan’ın çok sıkıntılar çektiğinden bahsedilir. Bir ara Papa Inonncent ona Hıristiyanlığı teklif etti. Bu hadise ise Cem Sultan’ın Hıristiyan fakirlere verdiği sadakalar sebebiyle gelişti. “Cem bizim Hıristiyan fakirlere çok yakınlık gösteriyor. Galiba dediler, bu dine meyli vardır, ona Hıristiyanlığı teklif edelim.”
Bu olay eserde şöyle zikredilir:
Cem Sultan, Roma’da Hıristiyan fakir-fukarasına yardımda bulunurdu. Bu manzaradan ümitlenen Papa, Hıristiyanlığa onu açıkça davet eder ve Cem’in Mısır’da bulunan oğlunu da getirip, ona kardinallik vaadinde bulundu.
Ben Dinimden Dönmem
Bu teklif karşısında çok üzülen Sultan Cem, gözyaşlarına hâkim olamayarak Papa’ya şu cevabı verir: Ben sizden Mısır’a ailemin yanına dönmeyi talep ederken siz bana bâtıl, doğru olmayan bir yolu teklif ediyorsunuz. Bilirsiniz ki, herkese kendi dininden başkası bâtıldır. Şimdi İslamiyet doğru din iken, siz bu batıl dininizi bırakıp, bizim dinimize girer misiniz?
Değil Kardinallik ve Papalık, bütün dünyanın malını mülkünü verseniz, ben dinimden dönmem. Eğer bu teklif, benim Hıristiyan fakirlere olan merhametimden kaynaklandı ise, bizim dinimiz zaten hiçbir bir kimseyi ayırt etmeksizin herkese iyilik yapmayı emreder.
Bu cevap karşısında şaşıran Papa ve adamları Cem Sultan’ın dinine olan bağlılığı görerek, bir daha bu çeşit bir teklif yapmayacaklarına dair anlaştılar.
Yorum yapın