ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNUNDAKİ ÖNEMLİ BİR MADDE
Öğretmenlik Meslek Kanunu’na ihtiyaç vardı ve bu kesinleşti. Ancak; bu kanun hazırlanırken öğretmen sendikaları görüşlerinin alınmadığı beyan ederek çıkarılan kanunla ilgili çeşitli eylemler yaptılar. Yıllarca çalışmış bir öğretmen olarak şunu söyleyebilirim ki; kanunun bazı maddeleri gerçekten yeniden gözden geçirilmelidir. Burada sorun olacak en önemli maddelerden biri ise şu: “Öğretmenlik Meslek Kanunu kapsamında Adaylık Değerlendirme Komisyonu tarafından yapılan değerlendirmede başarısız sayılan aday öğretmenlerin görevine son verilecek. Başarısız olan aday öğretmenler 3 yıl öğretmenlik mesleğine atanamayacaklar.”
Kanundaki bu madde atanıp aday öğretmen olarak görev yapacak öğretmenleri çok rahatsız ediyor. Bu madde ile öğretmen olmak birçok aşama ve sınavdan geçen kişiler zar zor atandıkları bu meslekte bir komisyon tarafından değerlendirilecekler. Bu konu bence önümüzdeki günlerde çok tartışılır.
Ayrıca; Öğretmenlik, sadece kamuda çalışan eğitimcilerden müteşekkil bir meslek değil. Özel kurumlarda çalışan on binlerce öğretmen için de özlük haklarını güvenceye alacak bir yaklaşım Meslek Kanununda kendisine yer bulabilirdi. Eksikliklere rağmen Öğretmenlik Meslek Kanunu öğretmenlere hayırlı olsun.
/////
METRUK EVLER YIKILIYOR
Balıkesir Karesi ve Altıeylül ilçelerinde bulunan metruk evler yıkılıyor. Sahipsiz ve bakımsız bu evlerin yıkılması doğru bir karar. Bu metruk evler zaman zaman çeşitli kişiler tarafından işgal edilip kullanılıyor. Kimisi burada uyuşturucu kullanıyor. Kimisi çöp deposu yapıyor, kimisi de burada yaşıyor. Metruk evlerin yıkılması ile tüm bu sorunlarda ortadan kalkmış oluyor. Bu çalışmalar yapılırken tescilli, tarihi binalara denk gelinmesi ise süreci uzatıyor. Tescilli binaların çoğunun aslında tarihi bir değeri yok. Bu binanın cumbası var, tarihi eser yapalım mantığı ile hareket edildiği belirtiliyor. Gerçekten tarihi değeri olan binalar varsa bir daha tespit yapılmalı, sahiplerine ulaşılmalı, ulaşılamıyorsa yasal süreç işletilerek belediye veya sorumlu kamu kuruluşları buraları yenileyerek kent kültürüne kazandırmalıdır.
Geçtiğimiz günlerde Karaoğlan Mahallesinde metruk bir bina yıkılırken çok az bir kısmı bırakıldı. Bu yıkılmayan yerin evin bahçe duvarında bulunan tarihi bir çeşme olduğunu gördüm. Osmanlıca kitabesi, çeşme yerleri ve deposu vardı. Yıkımlar sırasında ortaya çıkan bu çeşmenin onarılacağı ve kent kültürüne kazandırılacağı söylendi.
Özellikle Aygören ve Karaoğlan Mahallelerinde yer alan metruk binalar gündeme getirilirken diğer mahallelerde yer alan metruk binaları unutmayalım. Kırsal mahallelerde de birçok metruk bina var ve bunları yıkmak önemli bir adım. En azından görüntü kirliliği olmaz ve bu binaların uygunsuz, izinsiz olarak kullanılması ortadan kaldırılmış olur.
Yorum yapın