NEDEN 14 MAYIS?
Cumhurbaşkanı seçim tarihini 14 Mayıs olarak açıkladı. Hayırdır? Bu tarih Menderes’in: “Yeter söz milletindir” diyerek seçime gittiği tarihtir. O tarihte CHP iktidarda idi. Bu tarihte seçim yapmanın bir anlamı var mı? Bizde yeter söz milletindir diyerek bu seçime gitmeyi hedefledik diyorsanız. İktidarda başka parti yok? AKP var. Kendi kendinize yeter söz milletindir. Diyerek kendi iktidarınızdan bıktığınızı mı dile getirmek istiyorsunuz? Yoksa Menderes’i örnek almaya mı çalışıyorsunuz? Menderes’i örnek almak demek. Demokrat Parti’yi örnek almak demektir. O zaman ilk iktidarınızda Kızılcahamam da yapılan toplantıda Demokrat Parti’yi ağzınıza almayacaksınız ve aldırmayacaksınız demenin anlamı nedir?
Şimdi Demokrat Parti’yi örnek almadığınıza pişman mı oldunuz da? 14 Mayıs’ı seçim tarihi olarak ilan ettiniz. Demokrat Parti’yi örnek olarak seçseydiniz bugün ülke bu durumda olmazdı. AKP’nin ne yaptığı belli değil. Bakıyorsunuz Adnan Menderes dönemini met ediyorlar. Zaman geliyor geçmişi kötülüyorlar. Bugünleri ve geçmişi tarihten silerek kendi tarihlerini yazmak istiyorlar. Fakat maalesef tarihe başarısız olarak geçecekler. O kadar fabrikalar neden satıldı? Veya kapatılmasının anlamı tarihe kendi yaptıklarını geçirmek içindir. İktidar “itibarda tasarruf olmaz” diyerek ülkeyi bugünlere getirdiler. Bugün vatandaşın durumu göz önündeyken. Hala itibarda tasarruf olmaz söylemi geçerli midir? Yoksulluk aldı başını gidiyor. Kendi ülkemizin vatandaşları mağdur durumda iken hala Suriyelilere gösterdiğiniz ihtimamın yarısını Türk milletine gösteremiyorsunuz? Deprem olayında Suriye sınırını neden açtınız? Hatay da bir yetkili Suriyeliler yağma yapıyor diye bas bas bağırıyordu. O sınırın açılması ülkeye bazı mafyaların girmesine sebep olmuştur. En başta organ mafyası orada faaliyet göstermiştir. Depremin ilk günleri çok hararetli geçti. Oraya yardım için gelen ekipler birbirlerini tanıyıncaya kadar bazı olaylar yaşandı. Bir ekip göçük altındakileri tam çıkaracak duruma geldiğinde başka bir ekip geliyor. “Siz bu işte başarılısınız. Araç gereciniz var. Biz buradakileri çıkarırız. Siz başka göçüğe gidin.” diye oradan başka yere gönderilmelerinin iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum.
Bu kadar kayıp çocuk nereye gitti? Benim ilk günden itibaren korktuğum organ mafyası idi. Ben bu cahil kafamla bunu düşünebiliyorum. Oranın emniyetinden sorumlu İçişleri Bakanı bunu düşünemiyor. Orada uzun süre emniyet sorunu vardı. Fenerbahçe’nin eski kalecisi ve Hatayspor’un teknik direktörü Volkan Demirel orada çocukların korunmasında çok büyük rol oynamıştır. Kendisini kutluyorum. Hakikaten çocukların korunması için çok çaba harcamıştır. O kaybolan çocukların çoğunun organ mafyası tarafından kaçırıldıklarını düşünüyorum.
Böyle olaylar bu organ mafyasının arayıp bulamadığı olaylardır. Kayıp çocuk sayısını ne kadar olduğu belli değil. Suriye sınırının açılması bu kişilerin işini kolaylaştırmıştır. Hatay’lı bir yetkili “Suriyeliler soygun yapıyor” diye feryat ediyordu. Suriye’den gelip Hatay’a yerleşmiş olanların soygun işine karışacaklarını sanmıyorum. Soygun işine karışanlar sınırın açılması ile girip çıkanlardır. Sınırın açılması yamacıların ekmeğine yağ sürümüştür.
Maalesef bu deprem olayında da iktidar sınıfta kalmıştır. Hala çadır sorunu çözülemedi. Kızılay elindeki çadırları satmış. Böyle bir işi yapan Kızılay için halen soruşturma acımamıştır. Açılması da mümkün değildir. Çünkü bir zamanların Binali Yıldırım’ı Kızılay’ın sorumlusu durumundadır. Kızılay bizin çocukluğumuzdaki Kızılay değil. O Kızılay eski Türkiye’de kalmış. İktidarımız artık bizi yeni Türkiye vatandaşı yaptı. Gönlümüz ne kadar eski Türkiye’yi arzu etse de Yeni Türkiye kurallarına uyma durumundayız. Saygılarımla.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Yorum yapın