Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye nüfusunun sadece yüzde 10'unun düzenli olarak kitap okuduğu tespit edildi. Özellikle Türkiye'nin zengin bir edebiyat tarihine sahip olduğu ve tüm zamanların en büyük yazarlarından bazılarını yetiştirdiği düşünüldüğünde, bu şaşırtıcı derecede düşük bir rakam.

Türkiye'de kitap okuma oranının düşük olmasına katkıda bulunan birkaç faktör var. Birincisi, teknolojinin hızla artması ve akıllı telefonların ve diğer elektronik cihazların yaygınlaşması, insanların kitap okumaya ayırdıkları sürenin azalmasına neden olmuştur. Pek çok insan boş zamanlarını iyi bir kitaba dalmak yerine sosyal medya uygulamalarında gezinerek veya video oyunları oynayarak geçirmeyi tercih ediyor.

İkincisi, Türkiye'deki eğitim sistemi okumaya ve edebiyata yeterince önem vermiyor. Öğretmenler genellikle edebiyatı, öğrencileri metinleri eleştirel bir şekilde okumaya ve analiz etmeye teşvik etmekten çok, sınavlar için ezberlenmesi gereken bir şey olarak öğretir. Bu genellikle öğrencilerin edebiyata olan ilgisini kaybetmesine ve okumaya karşı bir takdir geliştirmemesine neden olur.