İnsan her şeyden önce kendisine değer verilmesini ister ve bekler. Değer verdiğiniz birine ona değer verdiğinizi kesinlikle hissettirmeniz gerekir. İnsanoğlu kendisine kıymet verilmesini ve kıymetinin bilinmesini ister. Aslında tüm insanlar kendinin kıymetli olduğunu düşünür.
Etrafımızda kendini beğenen insan sayısı da az değildir. Kendini beğenen ve sürekli burnu Kaf Dağında olanların da kesinlikle psikolojik sorunları vardır. Bu kişiler alçak dağların sahibidir ve yüksek dağlara karışmamak tadırlar. Bunlar havalı havalı yürürler, kendilerine bir şekil verirler, bir topluluğa girerken etrafı şöyle bir süzerler ve kendinin tanınmış kişi olduğunu düşünerek etraftan ilgi beklerler. Benden size tavsiye, bunlardan kaçın.
Normal ve hasta ruhlu olmayan her birey kendi değerini bildiği gibi değerinin de bilinmesini ister. Günümüzde insanoğlu eşinin değerini bile bilmiyor ve değer de vermiyor. Bunu da hatırlatmak isterim. Ben iyi biriyim bana neden böyle kötü davranıyorlar ki? Sorusu insanları hep yanılgıya götürür. Senin iyi biri olman bir başkasının sana kötü davranmasını etkilemez. Günümüzde sevgi, iyilik, dürüstlük, paylaşım gibi kavramların içi gerçekten boşaldı ve bu kavramlara inanan bir avuç insanda enayi etiketi ile ortada kalakaldı.
Günümüzde artık her şey menfaat üzerine kurulu ve size değer veriyormuş gibi yanaşan insanlar ise sizden hep faydalanmaya çalışır oldu. Maalesef, şu anda kimse kimseye gerçekten değer vermiyor ve diğer insanları da sadece amaçlarına ulaşmak için kullanacakları araç olarak görüyor. Bu amaçlar genellikle para veya mevki ya da çevre edinmek vb. gibi nedenler olarak karşımıza çıkıyor.

İnsan Sevildiğini Anlar mı?
Günümüzde bu artık çok zor. Sevmek, sevilmek isteyen insanoğlu bu sevgi işinde zor bir imtihandan geçiyor. Sevmek kolay da peki! Sevildiğini bilebilir misin?  Sevildiğinden emin olabilir misin? İşte, tam da burası tıkanma noktası. Asla sevildiğinizden emin olamazsınız. Günümüzde etrafımız  Oscor alacak rol becerisine sahip iki yüzlü insanlarla dolu iken kimseye güvenemez olundu.
İnsanoğlu beklentileri karşılanmadıkça kalabalık içinde yalnızlaşmaya başlıyor ve sorunlu bir kişiliğe bürünebiliyor. Son zamanların en önemli sorunu güvensizlik ve bu durum umarım bir geçer gider. 
/////

VATANDAŞ MASKE TAKMAYI BIRAKTI

Balıkesir de nereye gidersem gidelim maske takanlar bir elin parmakları kadar. Maske takanlardan bire de benim ve maske taktığım için sürekli olarak kınanıyorum ve bana genellikle, Korona’mı kaldı, çıkar artık şu maskeyi, ölümden mi korkuyorsun? Şöyle bir etrafına bak senden başka maske takan var mı? gibi cümleler söyleniyor.

Maske Takmayı Bırakmak Erken mi?

Açık havada maske takılmayabilir ama eğer kalabalık ortamlardan söz ediyorsak, açık havanın da bulaşmaya karşı koruyuculuğu bulunmuyor. Maçlar, düğünler gibi kalabalık ortamlardaki bulaşma ihtimali, açık havada olunsa bile çok fazla. Maske konusundan artık kişisel tercihler ön plana çıkmış durumda ve ben maske takmaya devam edeceğim. Her ne olursa olsun bu hastalık konusunda insanların bilinçli olmasının çok daha önemli. Henüz aşı yaptırmamış olanların yanı sıra 1-2 aşı yaptırıp bir daha yaptırmayanlar oldukça fazla. Hastalık bitmiş değil. Toplumun maske takmamasın dan etkilenerek bende takmasam olur artık bak hiç kimse takmıyor demek bence oldukça yanlış bir düşüncedir.