HANGİMİZ BÖYLEYİZ

İmamı azam bir yerden geçerken oradaki kadınların kendi aralarında konuştuklarına kulak misafiri olmuş. Kadın şöyle diyormuş imamı azamdan için " sabaha kadar uyumadan ibadet ediyormuş" demiş. İmamı azamda o kadını yalancı çıkarmamak için bundan sonraki gecelerini hep ibadetle geçirmiş.

Düşünceye bakın birini yalancı çıkarmamak için bir başkası ne yapıyor.

Tabii İmamı azam efendi kadar takvamız var mı yok mu bunu Allah bilir lakin zamanımızda böyle bir insan olmadığını düşünüyorum.

Şimdilerde gözünün içine baka baka yalan söyleniliyor, hak yeniliyor, haram yeniliyor.

Yüzü kızarmadan sokakta gezen insanlar mevcut ülkemizde.

Yüz kızartıcı onca suçu işleyen insanlar televizyonlarda polis götürürken yüzlerini bile kapatmıyorlar.

Konu, komşu dersin ve arkandan konuşurlar. Yüzüne baka, baka yalan söylerler, yetmiyormuş gibi söyledikleri yalana öteki mahallede kendileri inanırlar.

Göz göre, göre başkasının hakkını yerler, helal haramdan haberleri yoktur bunun adına da göz hakkı derler.

Bırakın başkasını yalancı çıkarmamak için sabaha kadar ibadet etmeyi, kendimiz yanmamak için beş vakit bile dua etmiyoruz artık.

Beş vakti geçtik cumalara sıkıştırmışız namazlarımızı. Salavatlar teravih namazlarına sıkışmış kalmış. Camiye giderken çekilen tesbihler sokak kabadayılarının eline düşmüş.

Baksanıza ne güzel söylemiş resulümüz “Kıyamet günü Allah katında mahluklarının en sevimsizleri yalancılar, kibirliler ve kardeşlerine karşı sinelerinde amansız kin besleyenler olacak.”

Hangimiz gerçek bir imanla yaşıyoruz sorgulayalım lütfen. Hangimiz İmamı azam gibi başkasını yalancı çıkarmamak için sabahlara kadar uyumuyoruz.

Hangimiz akşam kafamızı yatağa gerçekten imanlı ve huzurlu bir şekilde koyabiliyoruz.