HADİ BE ANNE
Bugüne kadar bu köşeden sizlere birçok konuyu aktarmaya çalıştım. Bazen duyduğum bir konuyu detaylı bir şekilde araştırarak sizlere aktardım, bazen kendi gözlemlerimi, bazen de siz okurlarımdan gelen istekleri yerine getirmeye gayret ettim. Yazılarımda genellikle yapıcı olmayı az da olsa eleştirip toplumdaki aksaklıkları gidermeye çalıştım yapı itibariyle fazla duygusal olduğumu söylemek isterim. Bu nedenle haksızlıklara hiç ama hiç dayanamam. Bu yazımda haksızlıklara karşı çıkacağım anlamına gelmez. Ama benim içime attığım belki yıllarca unutamayacağım bir isyan şu yazacaklarım geçtiğimiz hafta Balıkesir’in en eski ve büyük pazarlarından sayılan Salı pazarına gittim. Hani tüm bayanların yaptığı gibi önce Pazar yerini bir gezdim. Hem fiyatlara bakıyorum, hem de iyisini arıyorum. Fiyatlar felaket ötesi. Uzun süredir pazara gitmediğim için hayli şaşırdım. Bamya 20 lira, yeşil fasulye 10 ila 15 lira Şeftali, 12 lira üzüm, 10 lira. Bu fiyatları görünce moral falan kalmadı. Pazara giderken niyetim kışlık hazırlığı yapacaktım. Ama mümkün olmadı, bütçemin el verdiği kadar bir şeyler aldım. Pahalı olmasına rağmen biraz şeftali aldım, parasını verip sergiden ayrılırken annesinin eteğini durmadan çekiştiren 5 altı yaşlarına bir erkek çocuk durmadan Hadi be Anne hadi diye yalvarıyordu. Anne çocuğu duymuyor, gibi yapsa da çocuk yalvarırcasına sözlerini tekrarlıyor, “hadi be Anne” diyor. Kadın dayanamadı “kapat çeneni giderken alırız” dedi. Çok dikkatimi çektiği için olayı takibime almıştım. Küçük çocuk annesine yapıştırdı cevabı hep böyle yapıyorsun. Bir anda terslenmeyi bile göze alarak kadına yaklaşıp sordum: “ne istiyor bu delikanlı” dedim. Kadın mahcup bir şekilde “aman onun istekleri hiç bitmez” dedi. “Şeftali istiyor ona on lira vereceğime on liralık yemeklik alırım hepimizin karnı doyar” bu sözün ardından söyleyecek söz bulamadım ve yürüyüp gittim. Şimdi bir düşünelim suçlu kim? Şeftali almayan Annemi çalıştığı halde geçinilecek ücret vermeyen patron mu? İşçiye, emekliye kaşıkla verip, kepçeyle geri alan yöneticilerde mi? Doğalgaz ve elektrik fiyatlarına otomatik zam yapanlarda mı? Serbest piyasa diye denetim yapmayan yetkililerde mi? Yoksa yoksa gerçek suçlu biz miyiz bilemiyorum. Bildiğim sadece şeftali için annesinin eteğini çekiştiren ve ağlayan o küçük çocuk.
GÜLTEN İMREN
Yorum yapın