Etiketlerdeki fiyatları düşürmek için. Enflasyon canavarının peşine düşütüler. Kaç gündür bu enflasyon canavarını bulmak için. İktidarın görevlendirdiği memurlar. Marketlerde, alışveriş merkezlerinde, çarşıda ve pazarda enflasyon canavarını aranıyor. Kaç gündür aramalarına rağmen enflasyon canavarının izine bir türü rastlamadılar. İktidar kaç günlerdir bu enflasyon canavarını arayanlara güvenerek. Etiketlerdeki fiyatı düşüreceğiz diye beyanda bulunuyorlar. Düşüreceğiz de düşüreceğiz diyorlar. Fakat enflasyon canavarını bir türlü ne marketlerde ne alışveriş merkezlerinde, nede pazarlarda bulmadılar. Nerede olduğunu bilen var mı? Diye de sormuyorlar. Sorsalar belki bir bilen vardır. Bu enflasyon canavarını yanlış yerde aramış olmasınlar. Elektriğe devamlı zam geliyor. Enflasyon bu elektrik zammının içerisine gizlenmiş olmasın? Evde kullandığımız bir lamba birde buz dolabı olsun. Diyelim ki elektrik faturamız 80 lira geldi. İkinci ay yine 80 lira gelmesi gerekmez mi? Zam falan yok. Ne yazık ki elektrik faturası 80 lira gelmez. Çünkü Türkiye’nin kullandığı kaçak elektriğin parasına da ortaksın. Kişinin kullandığı elektrik faturasındaki rakamlar kendi kullandığı rakamlardan farklıdır. En yüksek kaçak elektrik kullanımı %70 ile başlıyor en azı %8’dir. Bir tek il var hiç kaçak elektrik kullanmayan. Fakat o ilde kaçak elektrik parası ödüyor. Bunlar faturamıza gizli zam olarak yansıyor. Çünkü kullanmadığımız kaçak elektrik parası da bizim faturalarımıza yansıtılıyor. Elektrik faturalarındaki bu gizli zamlar enflasyonun artmasına sebeptir. İşte bu elektrikteki zamlar enflasyonun artmasına neden olmaktadır. Elektrik kullanmaya üretici var mı? Olduğunu tahmin etmiyorum. Elektriğe yapılan zam enflasyonun bir parçasıdır. Suya yapılan zamda enflasyonu tetikleyen bir etkendir. Üreticinin tohumuna zam yapılırsa. Gübresine zam yapılırsa. İlacına zam yapılırsa. Kullandığı motorine zam yapılırsa. Üreticinin girdileri zamlandığı müddetçe. Bu zamlar üreticinin ürettiği ürünün fiyatının artmasına neden olmaktadır. Bunun adına da enflasyon deniyor. Enflasyon canavarını yanlış yerlerde arıyorlar. Üreticileri kimse zan altında bırakmaya kalkışmasın. Diyanet işleri başkanı mümin mümin kardeşine fahiş fiyatla bir şey satmaz diyor. Pekiyi bunu söylüyor da? İki, üç maaş almak, yetim hakkı yemektir denen diyemiyor? İsraf haramdır. Neden diyemiyor? Cuma’ya konvoyla gitmek. Birde konvoyum üzerinde helikopterin uçması israftır. İsrafta haramdır neye diyemiyor? Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yemek haramdır? Neden diyemiyor. Çünkü kendisi de hanımı da lüks arabalara biniyorlar. İktidarımızın meşhur bir sözü vardır. İtibardan tasarruf olmaz deniyor. Lüks arabaya binmek itibar mıdır? Size göre itibar sayılıyordur. Ülkemize papa geldi. Altına lüks araba verdiler. O verilen arabaya binmedi. Reno bir arabaya bindi. İtibarımı sarsıldı? Devlette esas itibar nedir biliyor musunuz? Vatandaşını refah içerisinde yaşatmaktır. O zaman bütün vatandaşlar Allah razı olsun derler. Öyle bir devir yaşıyoruz ki? Biri yer biri bakar. Kıyamet ondan kopar derler. İşte öyle bir dönemi yaşıyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin. Saygılarımla.

Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem, küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığı Türk varlığına armağan olsun diyenlere! Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!