Ekonomik dengesizliğin insan hayatına etkisi reddedilemez.

Toplumun ekonomik olarak daha zayıf kesimlerinde yaşayan insanlar, bu ekonomik dengesizliğin en büyük darbesiyle karşı karşıya. Geçimlerini sağlamakta zorlanıyorlar ve ailelerinin yiyecek ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Bu, yoksulluğun ve suç, işsizlik ve eşitsizlik gibi diğer sosyo-ekonomik sorunların artmasına yol açmaktadır. Kaliteli eğitim, sağlık ve diğer temel hizmetlere erişim eksikliği de sorunu daha da kötüleştiriyor. Yoksulların genellikle hayatlarını daha iyi hale getirecek kaynaklardan yoksun olduğu gelişmekte olan ülkelerde durum özellikle vahim.

Bu sorunu çözmenin tek yolu, istihdam yaratmaya ve ücretleri artırmaya odaklanan ekonomik reformlardan geçiyor. Hükümetler, ekonomik büyümenin yarattığı zenginliğin korunmasını sağlamak için adımlar atmalıdır.