ÇOK MEVSİM GELİR GEÇER
İktidar kış oluyor yaz aylarında enflasyon düşüşe geçecek diyor. Yaz geliyor kış aylarında enflasyon düşecek diyor. Söylemler biter amma mevsimler bitmez. Şimdi yine şubat mart aylarında enflasyon düşüşe geçecek deniliyor. Enflasyonun mevsimlerle hiçbir alakası yok. Enflasyonla mücadele üreticinin girdilerine yapılan zamlarla ilgilidir. Üreticinin girdilerine devamlı zam yapılırsa enflasyonun düşmesi mümkün değildir. Mazot en çok kullanılan bir akar yakıt. Fiyatı benzinden daha ucuz idi. Araba alanlar mazotlu arabaları tercih ederlerdi. Bunun başlıca sebebi mazotun benzinde daha ucuz olması idi. Mazota devamlı zam yapılmasının sebebi mazotun çok kullanılmasıdır. Zam yapmanın gerekçesi nedir? Gelir vergisini artırmaktır. Ülkemizde ki vergi çeşitti kadar dış ülkelerde bu kadar vergi çeşitti yoktur. Özel tüketim vergisi (ÖTV) bu vergi 1999 Marmara Depreminden sonra depremzedelere yardım amacı ile geçici olarak konmuş bir vergi idi. İktidar bu vergiyi kalıcı hale getirdi. Bu vergi toplandığı amacın dışında kullanılıyor. Bir kural vardır. Bir vergi ne amaçla toplandı ise ancak orda kullanılır. Amacı dışında bir yerde kullanılamaz. Bankadan kredi çekersiniz araba kredisi olarak çektiğiniz bir krediyi ev kredisi olarak kullanamazsınız. ÖTV vergisi de depremle ilgili olduğu için ancak depremle ilgili yerlerde kullanılması gerekir. Enflasyonun önlenebilmesi için. Üreticilerin girdilerine zam yapmaktan vazgeçeceksiniz. İtibarda tasarruf olmaz söyleminden vazgeçeceksiniz. İktidar olarak tasarruf etmeyi göze alacaksınız. Ülke menfaatine yapılacak şeylere harcama yapacaksınız. Yaşa takılanlar neden yaşa takıldılar. Söylenen aynen şöyle idi. “Emekli olacaklar. Gidip başka işlerde çalışacaklar. Çift maaş alacaklar. Yama yok öyle” denildi. O zaman bu emekli olmak isteyenlere bu söylenen doğru muydu? Demokratik bir ülkede yaşıyorsak. Vatandaşın emekli olması engellenemez. Engelleme sebebiniz ne idi? Hem emekli maaşı alacaklar. Gidipbaşka işte de çalışacaklar iki maaş alacaklar. Yama yok denildi mi? Denildi! Pekiyi şimdi yağmacı hasanın böreği gibi iki, üç hatta 5-6 ya kadar maaş alanlar var. Bu üç dört maaş alanların içerisinde bir tane AKP’li olmayan var mıdır? Olduğunu zannetmiyorum. Bunlara para yetiştirmek için durmadan zam yapıyorsunuz. Ey diyanet işleri başkanı şimdi söyleyeceğim şu olayı. Adamlarına sen mi anlattı. Zamları Allah yapıyor. Diyenler var. Cahilden korkulmaz amma zır cahiller tehlikelidir. Bunlar zır cahiller. Zammı iktidar yapmıyor. Allah yapıyor diyerek iktidarı kurtardığınızı mı düşünüyorsunuz? Yan yattınız çamura battınız. Yazıklar olsun zam olayına Allah’ı dahi karıştırdınız. Bu mevsimler gelir gider. Fakat söylenen sözler devamlı kalıcıdır. Şimdi 13-14 yaşında olanlar ileride bizim böyle yöneticilerimiz vardı diye sizlerden bahsedecekler. Belki bu günleri torunlarına anlatanlar olacaktır. Hakikaten de anlatılacak kadarda oldu. Çünkü nereden nereye geldik. 2002 de dünyada kendine, kendine yetebilen7 ülkenden birisi idik. Şimdi dışarıya avuç açan ülke duruna geldik. Allah sonumuzu hayır eylesin. Saygılarımla.
Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ülküm; yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.
Türkiye laiktir, laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenler! Ne mutlu demokratım diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
Yorum yapın