B.Ş.(Bişıp), nedense kendini mükemmel kabul eden bir insan ve bundan bir türlü vazgeçmiyor. Bir türlü kendi eksikliklerini düzeltmeye çalışmıyor, başkalarının kusurları bulup ortaya çıkarmak için elinden geleni yapıyor. Havalı havalı yürümeler, değişik değişik hareketler bırak artık bu işleri içinde bulunduğun cemaatin liderini dinle biraz…

Aslında kendindeki eksiklikleri fark edip yüksek dağları ben yarattım havalarını bıraksa değerli biri. Gündem de olmak için her yolu deneyen partiden partiye geçen ve şimdiki yerinden memnun olan Bişıp selam versen almaz, soru sorsan cevap vermez. Asık bir surat. Bu kişi etrafındakilere eziyet ettiğinin farkında bile değil. Şu değişmez sandığı özelliklerinden kurtulsa da etrafındakiler de rahat etse iyi olacak. Böyle yaptığı takdirde de hayat kendisi içinde daha çekici bir hal alacak. Bulunduğu konum, para, pul, şöhret bir insanı olumsuz olarak değiştirmemeli.

İstisnasız her zaman kendilerinin haklı olduğunu anlatan bu kişi, karşısındaki insanları küçümsemek için her yolu kullanmaktan çekinmiyor. Şunu unutmamak gerekir ki; en sonunda gün gelir devran döner ve seni kimse hatırlamaz bile. Henüz hayatın çelmesini yememiş, arkasında destekleyicileri olan Bişıp elbet gün gelecek siyaset sahnesinden çekilmek zorunda kalacak. O zaman ne olacak?

Kibir bütün kötülüklerin kaynağıdır. Kibirden; dünya sevgisi, Dünya sevgisinden; makam sevgisi, Makam sevgisinden; rahatlık düşkünlüğü, Rahatlığa düşkünlükten;  yücelik sevgisi, Yücelik sevgisinden; zenginlik sevgisi, Zenginlik sevgisinden; hırs, hırstan; zulüm doğar. Bu durumla ilgili olarak Kur’an da, insanın kibir ve böbürlenmek den vazgeçmesi emredilmekte ve şöyle buyrulmaktadır: “Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma!.. Çünkü sen (ağırlık ve azametinle) ne yeri yarabilir, ne de dağlarla ululuk yarışına girebilirsin!” (el-İsrâ, 37) “Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Zîrâ Allâh, kendini beğenmiş, övünüp duran kimseleri aslâ sevmez!” (Lokmân, 18)

Umarım Bişıp değişir ve asık suratı güler hale gelir. 
//////
BALIKESİR DERBİSİ

“Güney Marmara Derbisi”

Günümüz de anlamsız bir Balıkesirspor-Bandırmaspor rekabeti var.  Aslında buna rekabet demek uygun değil. Bu olay rekabetten çok küfür etmeye yönelik. Geçtiğimiz Pazar günü oynanan Balıkesirspor-Bandırmaspor maçında, maç izlemeye gelenler bir grubun olumsuz ve taşkın davranışlarını,  toplu halde ettikleri küfürleri izlemek zorunda kaldı.  Balıkesirspor ve Bandırmaspor arasında oynanan maçlar "Balıkesir derbisi" ve "Güney Marmara derbisi" olarak tarihe geçmişken ve bundan yararlanmak varken maç boyunca o anda aklına gelen kim varsa ağır, galiz küfür etmenin hiçbir açıklaması yok.

Bandırmaspor kulübünün başkanına, yöneticilerine ve hakeme edilen küfürler BALKES taraftarına hiç yakışmıyor. Bizim takım zaten küme düşmüş. Futbolcular ne yapacağını bilemez bir halde ortada dolanıp duruyor. Sonuç;  ağır bir mağlubiyet.

Bu belki de son derbi idi. Çünkü; Balıkesirspor ile Bandırmaspor’un artık ne zaman aynı ligde olacağını sadece Allah biliyor. Futbolun beşiği İngiltere’nin ünlü Wembley Stadında şöyle bir yazı var:  ‘’burada  kazanmak değil, sahaya çıkıp mücadele etmek önemlidir.’’ Sporda kazanmak veya kaybetmekten daha önemli olan mücadele azim ve gayreti ile sonrasında dostluk, kardeşlik ve kaynaşmayı sağlamaktır. Balkes taraftarı, lütfen! davulun sopasını sahaya atmayın ve kavga etmeyin, bunları gerçekten kimse istemiyor. Spor sevgi, barış ve kardeşlik demektir ve buna dikkat edelim.