Sık sık Ankara'ya gidiyorum. Ankara ülkemizin başkenti ve güzel bir şehir. Bazen Ankara’ya gittiğimde ne yesem düşündüğümde orada yaşayan bir arkadaşım (İsmet B.) beni bu konuda bilgilendirdi.
İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan Ankara, tarihi ve turistik cazibe merkezleri ile keyifli bir şehir olmasının dışında; zengin yemek kültürü, geniş bir restoran seçeneği ve şehirdeyken keyifle yenmesi gereken harika yemekleri ile de dikkat çekmektedir.
Yöresel Lezzetler
Ankara mutfağı, geleneksel Osmanlı ve Türk mutfağının bir yansımasıdır. Başkent olması ve Anadolu’daki merkezi konumu nedeniyle, zengin bir yemek kültürüne sahiptir. Ankara’ya gittiğinizde, sevdiğiniz yemekleri ünlü restoranlarda yiyebilir veya şehrin yöresel lezzetlerini yerel restoranlarda deneyebilirsiniz.
Ankara’ya gidildiğinde, yöresel lezzetlerden biri olan Ankara kebabı mutlaka denenmelidir. Ankara ile özdeşleşmiş lezzetler olan Ankara tavası, kokoreç, bulgur pilavı, öllüğün körü, Ankara kebabı, İnceğiz çorbası, Beypazarı güveci, İskender, Ankara simidi ve tamtak tiridi de denenmesi gereken lezzetler arasındadır.
Ben kokoreç sevmem ancak siz seviyorsanız Ulus da bulunan Kokoreççi Hacı’ya gitmenizi öneririm. Ankara Kalesi'nde bulunan Emin Usta ise, her cuma kuzu incikten Ankara Tava ve et suyu ile pişmiş pilav çıkarıyor. Aslında Emin Usta'nın köftesi ve meşe odununda, güveç içinde pişen kuru fasulyesi de bir o kadar meşhur. Ankara'nın az bilinen ama kısa zamanda görüngü olan yerlerinden birisi de Şaban Usta'nın yeri. 5 saatte pişen ve özel besi ile yetiştirilen kıvırcık kuzuları yemek için kapıda sıra beklemeniz gerekiyor. Yeri de bilmeyen için biraz zor ama değer.
Ben az kuru az pilav yerim diyenlerdenseniz gideceğiz yer Altındağ’da bulunan Boğaziçi Lokantası. Bu lokanta da Ankara tava, kuzu kapama yiyebilirsiniz. Meşhur tatlıları ise ayva tatlısı.
Bildiğiniz gibi her yerin kendine has tatları ve yemekleri var. Önemli olan nerede ne yiyeceğiniz. Sizde Ankara’ya giderseniz hiçbir şey yemeseniz bile kumpir yemeden dönmeyin. Bunun için de Çankaya’da bulunan Kıtır’a gitseniz iyi olur.

/////

BİR CENAZE NAMAZI

Geçen hafta bir arkadaşımın babasının cenaze namazına katıldım. O anda başka bir cenaze daha vardı. Öğle namazından sonra imam cami bahçesinde bulunan vatandaşları cenaze namazı için davet etti ve bayanların cemaatin önünden arka tarafa geçmesi için uyardı. Kadınların tamamı cenazelerin yan tarafına ve arka tarafına gitti. Ancak, 6-7 kadın cenaze namazı için bekleyen erkeklerin arasında safta yer aldı. Özellikle erkek bir kişi yanına bir kadının gelmesi için ikaz etti ve cenaze namazı erkek-kadın karışık olarak bir arada kılındı.
Konuyu araştırdım ve sonuç şu: Kadınların cenaze namazında ne şekilde saf tutacağı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından açıklanmış. Buna göre; “Cenaze namazına katılan kadınların bir zorunluluk olmadıkça erkeklerle aynı safta bulunmaları uygun görülmemiştir. Bu itibarla kadınlar, hangi namaz olursa olsun, erkeklerle birlikte namaz kıldıkları takdirde, erkeklerin arkasında durmaları gerekir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.), namaz saflarını önce erkekler, sonra erkek çocuklar, en arkada da kadınlar olmak üzere düzenlemiştir (Müslim, Mesâcid, 266). Sünnete uygun olan bu usul olmakla birlikte kadınların erkeklerin arasında cenaze namazı kılmış olmaları bu namazın geçerliliğini etkilemez. Çünkü cenaze namazı rükusu ve secdesi olan tam bir namaz olarak değerlendirilmemiştir. Bununla birlikte kadınların böyle bir davranışta bulunması mekruhtur.”