2022 TÜRKİYE’Sİ “BATILI GÖZÜ İLE”
Türkiye'de 30 yıldır bulunan ve Youtube kanalında İngiliz “Mick Amca” diye bilinen Mick Scarsbrook yabancı gözüyle ülkemizi 2022 yılı başında şöyle değerlendirdi:
“Enflasyon, hayat pahalılığı ve enerji konusunda dışa bağımlılığı bakımından zor bir dönem geçiren Türkiye, bunları kısa sürede çözecek bir potansiyele sâhip olduğunu son birkaç yılda başardığı müthiş işlerle gösterdi. Türkiye'de son birkaç yılda başarılanlara bakarsanız, inanılmaz bir şey. Yeni okullar ve hastaneler, otoyollar ve ana yollar var ki İngiltere ve Avrupa'dakilerle aynı seviyede veya daha iyiler. Yeni bir şehirlerarası yüksek hızlı tren ağı var, birkaç yıl içinde tamamlandığında 10.000 kilometreden uzun rayla Türkiye'deki bir çok şehri bağlayacak. İstanbul-Ankara kısmı birkaç yıl önce tamamlandı.
İngiltere'de hükümeti sadece 300 kilometre rayı plânlaması 10 yıl sürdü ve onun da yarısı rafa kaldırılacak. Ayrıca Türkiye'deki tren fiyatları İngiltere ve Avrupa'daki fiyata göre çok az. Türkiye'deki şehirlerarası uçuşların fiyatı da makul ve Türkiye'nin her yerinde havaalanları var. Yeni İstanbul havalimanı belki de dünyanın en büyüğü.
Bilmiyor olabilirsiniz ama Türkiye'nin büyük ihracatları var, örneğin; demir, çelik, bakır, krom, tekstil, her türden pazar ürünleri, meselâ; kabuklu yemişler, domates, sebze ve meyve. Ayrıca devasa bir araba endüstrisi var, araba parçaları buna dâhil. Hyundai, Toyota, Fiat, Renault ve Ford gibi büyük şirketlerin büyük yatırımları mevcut.
Ayrıca dünyanın en büyük otobüs, kamyon ve kamyonet üreticileri arasında, ihracatın %85'i Avrupa'ya ve İngiltere'ye gidiyor. 2018'de TOGG isimli bir şirket kuruldu, TOGG, elektrikli arabalar üretmesi plânlanıyor, arabaların 2022'nin sonunda Türkiye'deki üretim hattından çıkması bekleniyor.
Türkiye’de, güneş, hidroelektrik ve rüzgâr enerjisine devasa yatırımlar mevcut. Türkiye enflasyonla mücadele etmek için olağan dışı bir strateji deniyor. Geleceğe yönelik endüstriyel ve üretim potansiyeli, birçok yabancı yatırımcı ile oldukça iyi görünüyor.”
-*-*-*-
20 ŞUBAT
“Cemre”
Cemre'nin birer hafta arayla havaya, suya ve toprağa düştüğüne inanılır. Cemre; ilkbahara doğru, önce havada, sonra suda ve nihayet toprakta 7’şer gün aralıklarla meydana gelen bir sıcaklık yükselişidir. Cemre yanmış kömür parçası, kor anlamına gelir. Cemrelerin düşmesi Kasım Günleri’ne göre olur. I. Cemre, Kasım’ın 105’inde (20 Şubat’ta) havaya, II. Cemre 112’sinde (27 Şubat’ta) suya, III. Cemre, 119’unda (6 Mart’ta) toprağa düşer. Bugün Kasım’ın 105’i, yani I. Cemre’nin havaya düştüğü gündür. Cemreler, havaların ısınmaya başladığının ve kışın soğuk günlerini, geride bırakmak üzere olduğumuzun müjdecisidir. Her cemrenin düşüşüyle hava sıcaklığı artar, cemrelerin arasında ise sıcaklıkta küçük bir düşüş görülür.
Cemre düşmesi halk dilinde doğanın uyanışı ve canlanması anlamına gelmektedir. Bu durum baharın başlangıcı olarak kabul edilir. Yüzyıllardır, özellikle tarımla uğraşan halkın, hava olaylarına göre günlük yaşamlarını planladıkları bir halk takvimidir.
Cemre; kelime anlamıyla ateş, kor demektir. Buradaki düşme ifadesi, aslında ısınmayı anlatan bir kavramdır. Sırasıyla havanın, suyun ve toprağın canlanmasını, baharın başlangıcını ifade eder.
Kış mevsiminin sona erdiği, baharın başlangıcına denk gelen bu dönemde, özellikle güneş radyasyonu yer radyasyonundan biraz daha fazla olduğu için, ortamda bir sıcaklık artışı meydana gelir. Bu sıcaklık artışı, halk kültüründe cemre düşmesi olarak bilinen olaya karşılık gelmektedir.
Yorum yapın