İnsanların 2022 yılından isteklerini sizlere için derledim. Bu yazıyı okurken sizde yazının alt kısmına 2022 yılından neler beklediğinizi yazabilirsiniz.

İSTEKLER

 Başka bir gezene yerleşmenin mümkün olmasını bekliyorum . Galaksiyi keşfe çıkabiliyor olmayı bir de. Yeter artık sıkıldım bu gezegenden. Hala yaşıyor olabilmek. Son üç yılda kaybettiğim her şeyi geri almak. Hemen olmasa da 2022’nin sonlarına doğru yurt dışında bir iş bulup çekip gitmek. Asıl 2022 yılı benden bir şeyler beklesin, adam olsun akıllı olsun canımı sıkmasın. Daha az maske, daha az dezenfektan, bol bol hareket, dans. Sağlık,mutluluk,huzur. Sınandığımız yerlerden tekrar tekrar sınanmayalım lütfen. Umarım ki bütün bu emeklerimin karşılığını bir de maddi olarak alırım. Başka hiçbir şey umurumda değil, istediğim bir şey yok yeni yeni yıllardan. Her gece kabus görmemek ve babamın iyileşmiş olması. Sadece daha sakin bir hayat istiyorum. Daha huzurlu ve beni sinirlendirmeyen bir yıl istiyorum. Kemoterapi + ameliyat + kemoterapi sürecini maksimum 6 ayda atlatıp, geri kalan yarısını midesiz de olsam insan gibi yaşayabilmek. Daha önce ne beklediysem hiç biri beklediğim gibi olmadı bu  yüzden 2022 için hiç bir şey beklemiyorum. Ne varsa bahtımızda onu yaşayıp gidelim. Tek istediğim insan gibi yaşayacağım ve nefes alabileceğim bir iş bulmak. Bir önceki seneden daha kötü olmaması. Bukowski’nin güzel bir sözünü yazmadan geçmeyelim;-nice mutlu yıllar demeyeceğim, çünkü değişen bir şey yok, günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ehliyet, araba, -20 kg, istediğim meslek, iyi maaşlı bir iş, bahçesi olan müstakil bir ev. Üç yeni şehir görmek, 20 kitap okumak, 2 hikaye yazmak, diziden daha çok film izlemek. Para-para-para-para. Beklenti yoruyor insanı… O yüzden önüme ne çıkarsa bahtıma diyorum. 2021'i aratmasın yeter.

Okuduğunuz gibi bir çok istek var yeni yıldan. Umarım isteklerin iyi olanlarının hepsi gerçekleşir.

KARAMSAR  ARKADAŞLARIM

Dün arkadaşlarla otururken  “yılbaşında ne yapıyorsunuz?” diye sordum. Sağ tarafımda oturan arkadaşım şöyle bir cevap verdi; “ Ülkenin bu durumunda yılbaşımı düşünüyorsun?”  Ne diyeceğimi şaşırdım. Sonra düşündüm ki; bu arkadaşım zaten karamsar düşünceli ve bu düşüncelerini aşamıyor. Geçtiğimiz günlerde de bana çuval çuval un ve şeker aldığını söylemişti. Ülkemizin karanlık durumu daha da karanlık hale gelecek ve yiyecek ekmek bulamayacakmışız.

Bazı insanlar bu arkadaşım gibi bardağın hep boş kısmına odaklanır. Her olaydan çıkaracağı bir olumsuzluk kesinlikle vardır. Ya! Arkadaşım bir kere de olumlu ol. Bir şey kaybetmezsin. Bizim yaşama enerjimizi alma elimizden. Aslında bu insanların yanından bile geçmemek gerek de arkadaş işte olduğu gibi kabul edip etkilenmemek gerekir.  Çünkü; bu kişilere ne anlatırsan anlat hiçbir şey ifade etmez. Kendi doğrularından vazgeçmezler. Onların yaşam tarzın da, sürekli olarak dert, tasa, olumsuz düşünce vardır. Sorunları olmasa da kendileri sorun ortaya çıkarırlar. Karamsarlık onların yaşam tarzıdır. Sürekli negatif enerji yaymaktan çekinmezler. Geçtiğimiz gün bu arkadaşlardan biri dördüncü korona aşısı olmasına rağmen aşı olunmaması gerektiğini, aşının yan etkileri olduğunu, aslında koronanın olmadığını bilimsel! Bir şekilde açıklarken dayamadın ve sen neden oldun? O zaman dedim. Ağır hastalıkları olduğu için doktorunun ısrarı üzerine olduğunu belirtti. Bu kişilerin yanında gülümsemeyi bile unutur insan. Gerçekten bunlardan uzak durmak gerekiyor.