Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yarışı 2019'da Yücel YILMAZ VE İsmail Ok arasında geçti. Yücel Yılmaz (AK Parti) 375.253 oy alırken, İsmail Ok (İYİ Parti) 365.196 oy aldı. AK Partinin oy oranı  %47,78, İYİ Partinin oy oranı ise %46,50 idi.

Seçimlere katılan diğer partilerin aldığı toplam oy ise 32 bine yakındı. Belediye seçimlere daha çok var gibi düşünülse de zaman çok çabuk geçiyor ve seçim geliveriyor.

DENGELER DEĞİŞİR Mİ?

İsmail OK, siyaset sahnesinden çekildi. Belediye Başkanlığına, aday olmayacağı da kesin. AK Partili Yücel Yılmaz aday olur mu? Evet olur. Peki! Halk memnun mu? Yapılan anketlerde memnunluk oranı ile memnuniyetsizlik oranı neredeyse başa baş. Millet İttifakı, doğru düzgün bir aday gösterirse Balıkesir de kesinlikle  dengeler değişir. Geçtiğimiz seçimlerde İsmail OK yerine CHP Milletvekili Ahmet AKIN aday gösterilseydi kesinlikle kazanırdı diyenler de yine Balıkesirliler. Millet İttifakı adayının son anda değiştirilmesi ve CHP lilerin İsmail Ok’a oy vermemesi sonucu etkiledi.

SEÇİMLERDE NE OLUR?

Yücel Başkana karşı aday kesinlikle çıkar. Hatta bazı ilçe belediye başkanlarının Büyükşehir aday olduğu konuşuluyor. Bu kişiler gönlünden geçirdikleri adaylıklarını yakın çevrelerine söyleselerde henüz çok erken diyerek kamuoyuna aktarmıyorlar. AK Partili ilçelerde yıldızı parlayan belediye başkanları artık milletin gözünde potansiyel aday.

Belediye Başkanlığı seçimleri her zaman sürprizlerle doludur. Zekai Kafaoğlu’na tamam denilip Yücel yılmaz aday yapıldı ise önümüzdeki seçimler de Yücel Yılmaz’a tamam denilip, ? ilçesi belediye başkanı “?.?” aday yapılabilir. Balıkesir Belediye seçimleri gerçekten şimdiden bir muamma ve ilçelerin durumu da çok farklı değil. Özellikle AK parti açısından.

/////

SUÇLU OLAN SENSİN

Hayatlarından yorulan kişiler, problem istemez. Problemler ile uğraşmak istemeyen, problemi çözmek için emek harcamaktan kaçınan insanlar hep kendilerince bir neden bulurlar. Buldukları nedenlerin en hızlı yolu; karşı tarafı suçlayarak ve yargılayarak kendilerini temize çıkartmak ve rahatlatmaktır. Devamlı karşı tarafı suçlayan insanlar, kendi davranışlarını kolay ve basit bir şekilde örter ve kişisel sorumluluklarından kaçınmanın yolunun bu olduğunu düşünürler. Aynı zamanda bu tip kişiler, dışarıdan insanların kendilerine yönelik var olan ”iyi” algılarını koruyabileceklerini düşünürler. Böylece suçlayarak ve suçlanmayarak kendilerine yönelik olumsuz duyguları da ortadan kaldırmış olurlar. Daima başkalarını suçlayan kişinin kendine ait kusurlarını sürekli karşısındakine mal eden insanlar, kendini karşısındakine yansıtmasıdır. Birey kendine has olan bu özellikleri ve davranışları karşısındakine yansıtıp, sanki o kişinin davranışlarıymış gibi, ona yükler. Diğer anlamda da bu, bireyin ayna karşısında kendine söyleyeceklerini başkasına söyleme halidir. Hayatımızda hepimizin kurban rolünü oynadığı anlar olmuştur. Bu kimi zaman yaptıklarımızdan veya yapacaklarımızdan kaçmak için başvurduğumuz bir yoldur! Ancak bunun alışkanlık haline gelmesi oldukça sıkıntılı bir durum. Genellikle kırılan bardağın suçuna kardeşe atmakla başlayan, ardından okulda, iş hayatında kurban rolü oynamak, hatalarından dolayı başkalarını suçlamak sık görülen bir davranış şeklidir. Ancak bilinmelidir ki bu davranışı sürekli yaşam felsefesi haline getirenler etraflarındaki herkesi kendilerinden hızla uzaklaştırırlar. Suçlayacak iseniz, bunu yapıcı bir biçimde yapmaya çalışın. Birini eleştirecek, ona birtakım önerilerde bulunacak ya da suçlayacak iseniz, bunu herkesin içinde yapmamanız gerekebilir. Bu gibi durumlarda, başlıca amaç, yapılan yanlışların bir öğrenme yaşantısına dönüşmesini sağlamaktır, yoksa başkalarını aşağılamak ya da bir başkasını, başkalarının gözünde küçük düşürmek değil…