Çeyrek asrı aşkındır Bayan Terzisi olan ve bu şekilde aile ekonomisine katkı sağlayan Arzu Özden, kumaşlara hayat vererek giysilere dönüştürüyor. Bayan Terzi Özden, gelecek nesillere bu mesleği aktarmak istediğini ancak gençlerin bu tür mesleklere ilgisinin olmadığını belirterek yine de gençleri mesleği öğrenmeye davet etti.

15 yıl boyunca çıraklık, kalfalık ve ustalık dönemini geçiren ve daha sonra hayalini kurduğu dükkânı açan kadın girişimci Arzu Özden, 15 yıldır kendi atölyesinde birçok kişinin giysisini dikiyor. Hem el emeği ile ürettiği ürünlerini satarak hem de giysi tamiri yaparak aile ekonomisi katkı sağlayan Özden, birçok kadına örnek oluyor. Mesleğin birçok zor yanının olduğunu ancak en kötü tarafının da yok olmak üzere olduğunu belirten Bayan Terzi Arzu Özden, okullara da terzilik bölümü açılarak bu mesleğin yok olmasının önüne geçilebileceğini vurguladı.

“ELEMAN KONUSUNDA ÇOK SIKINTIMIZ VAR“

30 yıldır mesleğini aktif olarak yapan Bayan Terzi Arzu Özden, meslekte yaşadığı zorlukları anlattı.  “Öğrenci yok, çırak yok, kalfa yok, maalesef yalnız çalışmak zorunda kalıyoruz” diyen Bayan Terzisi Özden, “Arzum moda adına çalışıyorum, bayan terzisiyim yaklaşık 30 yıldır bu mesleği yapıyorum sipariş üzerine çalışıyorum ilkokulu bitirdiğim gibi rahmetli babamın beni kız meslek orta eğitime götürdü ve ben orda dikiş bölümünü 6 yıl okudum 6 yıl okuduktan sonra 1993 yılında sema dikimine başladım 15 yıl kendi ustamda çıraklık, kalfalık, ustalık yaptım 15 yıl sonrada kendi adıma dükkân açtım şuan da arzum moda olarak devam ediyorum“ şeklinde konuştu. Bayan Terzisi Arzu Özden, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Bu mesleğin avantajları şöyle ki sosyal oluyorsunuz artı dikiş çok zevkli bir sanat çok güzel, el emeği ile çalışmış olmak çok güzel, topluma faydalı olmak güzel, hizmet vermek güzel. Ben sipariş üzerine çalıştığım için eleman konusunda çok sıkıntımız var alt yapımız yok bizler eğitim almamıza rağmen okullarda bölümlerimiz kapandı öğrenci yok çırak yok kalfa yok maalesef yalnız çalışmak konumunda kalıyoruz. Bu yüzden çırak yetiştirmek isterdim çünkü bizden sonra gelen nesillerde bu mesleği icra edebilmek çok zevkli bir sanat aslında hani bir kumaşa sıfırdan başlayarak çiziyorsunuz, biçiyorsunuz, prova yapıyorsunuz bir şeyler üretmek çok keyifli ve güzel. İnsan kendi ürettiği şeylerle birilerini mutlu edebiliyorsa mesleğinde başarılıdır diye düşünüyorum. Herkesin de sevdiği mesleği yapması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

“2 DİKİŞ DEĞİL Mİ?”

“2 dikiş değil mi” diyerek mesleğini küçümseyenlerin olduğunu belirten Bayan Terzisi Özden, bu konunun çok rahatsız edici olduğunu insanların dışarıdan gördüğü gibi basit bir mesleği olmadığını ifade ederek, “Bu meslekte başıma gelen çok bir şey yok ama bir keresinde dikiş makinasında parmağımı dikmiştim, onun dışında insanlar bu mesleği küçümsediği için bu durum benim biraz ağrıma gidiyor 2 dikiş değil mi demeleri çok rahatsız edici oluyor ama 2 dikiş değil yani gerçekten bir emek sonuçta ama yine de emek vermek güzel fakat insanın yaptığı mesleğin tükenmiş olduğunu görmek üzücü bir durum. Bu mesleğin devam etmesi için alttan alta bu mesleği gençlere özendirmemiz lazım. Gençlerimizi bu mesleğe bekliyoruz” diyerek gençlere de çağrıda bulundu.

Haber: Ceren ÖZDEN